Yazar-yönetmen Werner Herzog, cep telefonunu kapatıp kapatmadığı sorulduğunda şöyle yanıt verdi: “Cep telefonum yok. Hiçbir şeyi kapatmama gerek yok. Sadece yaşamak ve gerçek bir insanla gerçek bir sohbet etmek istiyorum. “
Herzog dileğine kavuştu: Kısa süre önce Hollywood Hills'teki evinde gerçek bir sohbet.
Film yapımcısı Werner Herzog.
Haberler
Hollywood'da ve dünya çapında meşru bir film yapımcılığı vizyoneridir; 20'den fazla uzun metrajlı film ve 30'dan fazla belgesel yönetmiştir; Amazon'daki karanlığın kalbine yapılan bir yolculuktan, Kuzey Kutbu'ndaki boz ayılar arasında geçen bir hayata kadar.
Bunların hepsini eski bir Werner başlığıyla bir anı kitabına sığdırdı: “Her İnsan Kendisi İçin ve Tanrı Herkese Karşı” (Penguin Press).
Herzog, “Bir unvanın bir şekilde üzerinize atlaması gerekiyor” dedi. “Bazı kitapların yanından geçerken şunu gördüğünüzde duruyorsunuz: 'Dostum, bu nedir?'”
Bu, başka hiçbir şeye benzemeyen bir film yapımcısının hikayesidir. “Evet çok şey yaşadım, sanki daha önce on kere yaşamışım gibi” dedi. “Anıların güzelliği de bu, çok özetlenmiş olması. Okuduğunuzda sıkılmayacaksınız.”
Werner Herzog'un en dikkate değer filmlerinden bazıları (sol üstten saat yönünde): “Aguirre, Tanrının Gazabı”, “Vampir Nosferatu”, “Kaspar Hauser'in Gizemi”, “Cehennemin İçinde” ” Unutulmuş Düşler Mağarası” ve “Boz Adam”.
New Yorker Filmleri; 20. Yüzyıl Tilki; Netflix'in; IFC Filmleri; Aslan kapısı
İkinci Dünya Savaşı sırasında Almanya'nın Münih kentinde doğan Herzog, genç yaşta film çekmeye başladı. İmkansız hayalleri olan karakterlere ilgi duyuyordu: Bunu 1982'de uzun süredir birlikte çalıştığı Klaus Kinski'yle birlikte çektiği “Fitzcarraldo” filminde görüyorsunuz. Fitzcarraldo karakteri Amazon yağmur ormanlarının ortasında bir opera binası inşa etmek istiyor. Bunu yapmak için buharlı gemiyi bir dağın yukarısına, sonra da aşağısına çekmesi gerekiyor.
Herzog şunları söyledi: “20th Century Fox bir filmi finanse etmek ve yapımcılığını üstlenmek istiyordu. Ancak bunu ormandaki, 'iyi' bir ormandaki bir geminin küçük, plastik bir kopyasıyla yapmak istediler. Ve 'Bunu yapmalıyız' diye düşündüler.” San Diego'daki botanik bahçesinde.' Ben de 'Hayır, gerçekten büyük bir ormanda, büyük nehirlerde ve her yerde çekilmesi gerekiyor' dedim.”
Herzog, CGI'nın yardımı olmadan büyük ormanını, büyük nehrini buldu. 320 tonluk gerçek bir nehir teknesini gerçek bir dağın üzerinden diğer taraftaki Amazon Nehri'ne çekmek gibi şaşırtıcı bir karar verdi.
Werner Herzog, Temmuz 1981'de Peru'da “Fitzcarraldo”yu çekerken.
Jean-Louis Atlan/Sygma, Getty Images aracılığıyla
Şöyle sordum, “Bana öyle geliyor ki 'Fitzcarraldo'da belki ilk kez, belki de tek kez, mürettebatın sana inanmayı bıraktığından en azından korktuğun anlar oldu. Bu doğru mu?”
“Bu doğru,” diye yanıtladı Herzog. “Çok istikrarsız olduğu anlar vardı. Ve sadece içimdeki ateş bizi bir şekilde taşıyordu. Görüş gücümün gücü herkesi taşıyordu, her ne kadar çoğu gemiyi dağın üzerinden geçirebileceğime inanmasa da.”
Klaus Kinski'nin başrol oynadığı “Fitzcarraldo”nun fragmanını izlemek için aşağıdaki video oynatıcıya tıklayın:
FITZCARRALDO #trailer ile
RIPLEY'İN EV VİDEOSU YouTube'da
Bitmiş film, mürettebatın ve eleştirmenlerin inançlı olmasını sağladı. Herzog, Cannes'da en iyi yönetmen ödülünü kazandı ama “Fitzcarraldo” neredeyse çok farklı bir filmdi. Jason Robards, asistanlığını Mick Jagger'ın canlandırdığı kadroyu yönetiyordu. Daha sonra filmin neredeyse yarısı çekildikten sonra Robards hastalandı ve ABD'ye geri gönderilmek zorunda kaldı. Gecikme onlara Jagger'a da mal oldu – Rolling Stones turneye çıkıyordu.
Böylece Herzog, Kinski'yi işe aldı.
Kinski filmi yapamamış olsaydı, karakteri kendisinin oynayacağını söyledi: “Ben yapardım. Çünkü asıl görev, yani bir gemiyi dağın üzerinden geçirmek artık sinema değildi. Bu benim yaptığım görevdi.” Bunu yapmak zorundaydım ve ne Kinski'nin yarısı kadar, ne de Jason Robards ya da Mick Jagger'ın yarısı kadar iyi olamazdım. Oynamak zorunda değildim.”
Penguen Basın
Bu Herzog'un iyi bir oyuncu olmadığı anlamına gelmiyor; kötü oynamak için doğmuştur. “Jack Reacher”da kötü adam, “The Mandalorian”da ise uğursuz bir figür olarak rol aldı. “Eh, oyunculuğa sürüklendim” dedi, “ama bundan inanılmaz keyif alıyorum ve bunu iyi yapıyorum. İyi yaptığımı biliyorum, ama sadece çok belirli kısımlar için. Ve bunu başarabilirim. Ama yemin ederim ki Tanrım , bu bir performans.”
Ancak onun en büyük performansı bir aşk hikayesidir: kendisinin. Werner Herzog umutsuz bir romantik. 90'ların sonunda fotoğrafçı Elena Pisetski'ye aşık oldu. Anlaşmayı imzalamak için sahip olduğu her şeyi sattı ve cebinde bir diş fırçası ve kalbinde tutkudan başka bir şey olmadan Almanya'dan ABD'ye uçtu.
Pisetski'nin kapısına gelişiyle ilgili olarak “Sadece benim; sadece benim, sadece benim, o adam, o kişi ve bu kadar” dedi. “Yani sunacak hiçbir şeyim yok, yalnızca kendim. Amerika'dayım ve Los Angeles'tayım çünkü çok derinden aşık oldum. Ve çok şanslıyım. Hollywood yüzünden burada değilim. Aşık olduğum için buradayım.”
Bu Herzog'un üçüncü evliliği; o ve Elena 28 yıldır birlikteler. “Ben çok şanslı bir piçim” dedi.
İlk filminin üzerinden 63 yıl geçti ve Herzog hâlâ bu işin içinde. Ve daha fazlasının geleceğine söz veriyor. “İki uzun metrajlı film üzerinde çalışıyorum” dedi.
“Doymadın mı?” Diye sordum.
“Peki, kim bilir?” Herzog bunu yanıtladı. “Eninde sonunda, önce beni belli bir mesafeden dışarı taşıman gerekecek. Umarım öyle olur.”
Werner Herzog ile yapılan uzun röportajı izlemek için aşağıdaki video oynatıcıya tıklayın:
Genişletilmiş röportaj: Werner Herzog ile
CBS Pazar Sabahı YouTube'da
Daha fazla bilgi için:
Hikayenin yapımcılığını John D'Amelio üstleniyor. Editör: Emanuele Secci.
Daha
Herzog dileğine kavuştu: Kısa süre önce Hollywood Hills'teki evinde gerçek bir sohbet.
Film yapımcısı Werner Herzog.
Haberler
Hollywood'da ve dünya çapında meşru bir film yapımcılığı vizyoneridir; 20'den fazla uzun metrajlı film ve 30'dan fazla belgesel yönetmiştir; Amazon'daki karanlığın kalbine yapılan bir yolculuktan, Kuzey Kutbu'ndaki boz ayılar arasında geçen bir hayata kadar.
Bunların hepsini eski bir Werner başlığıyla bir anı kitabına sığdırdı: “Her İnsan Kendisi İçin ve Tanrı Herkese Karşı” (Penguin Press).
Herzog, “Bir unvanın bir şekilde üzerinize atlaması gerekiyor” dedi. “Bazı kitapların yanından geçerken şunu gördüğünüzde duruyorsunuz: 'Dostum, bu nedir?'”
Bu, başka hiçbir şeye benzemeyen bir film yapımcısının hikayesidir. “Evet çok şey yaşadım, sanki daha önce on kere yaşamışım gibi” dedi. “Anıların güzelliği de bu, çok özetlenmiş olması. Okuduğunuzda sıkılmayacaksınız.”
Werner Herzog'un en dikkate değer filmlerinden bazıları (sol üstten saat yönünde): “Aguirre, Tanrının Gazabı”, “Vampir Nosferatu”, “Kaspar Hauser'in Gizemi”, “Cehennemin İçinde” ” Unutulmuş Düşler Mağarası” ve “Boz Adam”.
New Yorker Filmleri; 20. Yüzyıl Tilki; Netflix'in; IFC Filmleri; Aslan kapısı
İkinci Dünya Savaşı sırasında Almanya'nın Münih kentinde doğan Herzog, genç yaşta film çekmeye başladı. İmkansız hayalleri olan karakterlere ilgi duyuyordu: Bunu 1982'de uzun süredir birlikte çalıştığı Klaus Kinski'yle birlikte çektiği “Fitzcarraldo” filminde görüyorsunuz. Fitzcarraldo karakteri Amazon yağmur ormanlarının ortasında bir opera binası inşa etmek istiyor. Bunu yapmak için buharlı gemiyi bir dağın yukarısına, sonra da aşağısına çekmesi gerekiyor.
Herzog şunları söyledi: “20th Century Fox bir filmi finanse etmek ve yapımcılığını üstlenmek istiyordu. Ancak bunu ormandaki, 'iyi' bir ormandaki bir geminin küçük, plastik bir kopyasıyla yapmak istediler. Ve 'Bunu yapmalıyız' diye düşündüler.” San Diego'daki botanik bahçesinde.' Ben de 'Hayır, gerçekten büyük bir ormanda, büyük nehirlerde ve her yerde çekilmesi gerekiyor' dedim.”
Herzog, CGI'nın yardımı olmadan büyük ormanını, büyük nehrini buldu. 320 tonluk gerçek bir nehir teknesini gerçek bir dağın üzerinden diğer taraftaki Amazon Nehri'ne çekmek gibi şaşırtıcı bir karar verdi.
Werner Herzog, Temmuz 1981'de Peru'da “Fitzcarraldo”yu çekerken.
Jean-Louis Atlan/Sygma, Getty Images aracılığıyla
Şöyle sordum, “Bana öyle geliyor ki 'Fitzcarraldo'da belki ilk kez, belki de tek kez, mürettebatın sana inanmayı bıraktığından en azından korktuğun anlar oldu. Bu doğru mu?”
“Bu doğru,” diye yanıtladı Herzog. “Çok istikrarsız olduğu anlar vardı. Ve sadece içimdeki ateş bizi bir şekilde taşıyordu. Görüş gücümün gücü herkesi taşıyordu, her ne kadar çoğu gemiyi dağın üzerinden geçirebileceğime inanmasa da.”
Klaus Kinski'nin başrol oynadığı “Fitzcarraldo”nun fragmanını izlemek için aşağıdaki video oynatıcıya tıklayın:
FITZCARRALDO #trailer ile
RIPLEY'İN EV VİDEOSU YouTube'da
Bitmiş film, mürettebatın ve eleştirmenlerin inançlı olmasını sağladı. Herzog, Cannes'da en iyi yönetmen ödülünü kazandı ama “Fitzcarraldo” neredeyse çok farklı bir filmdi. Jason Robards, asistanlığını Mick Jagger'ın canlandırdığı kadroyu yönetiyordu. Daha sonra filmin neredeyse yarısı çekildikten sonra Robards hastalandı ve ABD'ye geri gönderilmek zorunda kaldı. Gecikme onlara Jagger'a da mal oldu – Rolling Stones turneye çıkıyordu.
Böylece Herzog, Kinski'yi işe aldı.
Kinski filmi yapamamış olsaydı, karakteri kendisinin oynayacağını söyledi: “Ben yapardım. Çünkü asıl görev, yani bir gemiyi dağın üzerinden geçirmek artık sinema değildi. Bu benim yaptığım görevdi.” Bunu yapmak zorundaydım ve ne Kinski'nin yarısı kadar, ne de Jason Robards ya da Mick Jagger'ın yarısı kadar iyi olamazdım. Oynamak zorunda değildim.”
Penguen Basın
Bu Herzog'un iyi bir oyuncu olmadığı anlamına gelmiyor; kötü oynamak için doğmuştur. “Jack Reacher”da kötü adam, “The Mandalorian”da ise uğursuz bir figür olarak rol aldı. “Eh, oyunculuğa sürüklendim” dedi, “ama bundan inanılmaz keyif alıyorum ve bunu iyi yapıyorum. İyi yaptığımı biliyorum, ama sadece çok belirli kısımlar için. Ve bunu başarabilirim. Ama yemin ederim ki Tanrım , bu bir performans.”
Ancak onun en büyük performansı bir aşk hikayesidir: kendisinin. Werner Herzog umutsuz bir romantik. 90'ların sonunda fotoğrafçı Elena Pisetski'ye aşık oldu. Anlaşmayı imzalamak için sahip olduğu her şeyi sattı ve cebinde bir diş fırçası ve kalbinde tutkudan başka bir şey olmadan Almanya'dan ABD'ye uçtu.
Pisetski'nin kapısına gelişiyle ilgili olarak “Sadece benim; sadece benim, sadece benim, o adam, o kişi ve bu kadar” dedi. “Yani sunacak hiçbir şeyim yok, yalnızca kendim. Amerika'dayım ve Los Angeles'tayım çünkü çok derinden aşık oldum. Ve çok şanslıyım. Hollywood yüzünden burada değilim. Aşık olduğum için buradayım.”
Bu Herzog'un üçüncü evliliği; o ve Elena 28 yıldır birlikteler. “Ben çok şanslı bir piçim” dedi.
İlk filminin üzerinden 63 yıl geçti ve Herzog hâlâ bu işin içinde. Ve daha fazlasının geleceğine söz veriyor. “İki uzun metrajlı film üzerinde çalışıyorum” dedi.
“Doymadın mı?” Diye sordum.
“Peki, kim bilir?” Herzog bunu yanıtladı. “Eninde sonunda, önce beni belli bir mesafeden dışarı taşıman gerekecek. Umarım öyle olur.”
Werner Herzog ile yapılan uzun röportajı izlemek için aşağıdaki video oynatıcıya tıklayın:
Genişletilmiş röportaj: Werner Herzog ile
CBS Pazar Sabahı YouTube'da
Daha fazla bilgi için:
Hikayenin yapımcılığını John D'Amelio üstleniyor. Editör: Emanuele Secci.
Daha